DİĞER
"Ada, Her Yalnızlık Gibi, bellek çekmecelerine, bellek sandıklarına tıkıştırılanların ya da birikenlerin dökümü. Ortalığa saçış değil bu döküm; bilinç akışının yordamıyla düzenlenmiş bir anlatı bu."
"Selim İleri denince benim aklıma öncelikle edebiyata dair olan her şeye açık bir yazar geliyor. 'Artık bunlar aşıldı, şimdinin edebiyatı karşısında eski metinler hiç hükmündedir' demenin kolaycılığına kaçmadan geçmişte kıymetli olabilecek her metne kulak vermeye hazır bir titizlik bu edebiyatı kuşatıyor."
Selim İleri: Bir fanusun içindeyim, doğru fakat hiçbir şekilde koruma altında olduğumu söyleyemem. Hiçbirimiz söyleyemeyiz...
Necatigil’de “ev”, birçok şiirinde değil, ilk şiirlerinden başlayarak neredeyse tüm yazma serüveninde yer alır. Ev’in geçtiği açık, kapalı, örtülü, göndermeli son derece çok şiiri vardır.
Nasılsa Peyami Safa, Ahmet Hamdi Tanpınar ve büyük, derin Doğu’nun yazarı Necip Fazıl var. Safiye Erol, yerli ve millî olan dâhil, hiçbir çevreye uygun bulunmuyor...
Acımasızlığın çarkında ezilen insanlar, özellikle Aysel gibi Döndü gibi kadınlar; nesnel gerçeklikte daha sonra çıkıp topluma dâhil olan ve adını “köşe dönücü” koyduklarımız
"O kitaba” sahip olmak bana güven veriyordu. Orhan Pamuk’un Yeni Hayat’ı çıktığında babamın kitaplığından alıp kendi kitaplığıma koymuştum, artık ona sahiptim; Yeni Hayat’a, yeni bir hayata
Selim İleri'nin geçtiğimiz ay yayınlanan Kumkuma adlı romanı “Silkindi” diye başlıyor... Anlatılan kişinin “Abdülhak Hâmid”, yâni “Şair-i Âzam” ya da yazarın tanımıyla “Ulu Şair" olduğunu öğreniyoruz
Bugünün Arnavutköy'üne bir de biz bakalım şimdi. Görkemli evlerden gözünüzü alabilirseniz, ara sokaklara girip tarihî yerler görebilirsiniz...
Şiddete meyilleri “dert” sahibi olma üzerinden romantize edilerek okunamayacak erkeklikler neden edebiyatta tekrar tekrar üretildi?
Fatih Altuğ: Belli bir metnin başka metinler, koşullar, maddî süreçlerle diyalogunu mesele edindiğimizde yorumlama ufkumuzun yeni katlar ve tonlar edinebileceğini göstermek istiyorum
Yıl 1972. Tomris Uyar'ın "Hikâyede Yoğunluk" başlıklı incelemesi Yeni Dergi'de yayımlanır. Bir ay sonra Uyar'a cevaben kaleme alınan yazının imzası Leylâ Erbil'e aittir
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık